İstanbul’un Avrupa yakasında bir mahalle olan Cihangir’den başlayıp Hakkari’ye ulaşan gök kuşağı renkli merdivenler aslında ülkemizdeki gönül birliğinin en güzel göstergesi! Ziya Gökalp ulusu meydana getiren temel unsurların ırk, kavim, coğrafya olmadığını belirtmiştir, ulusun; dilce ahlakça ve güzellik duygusu bakımından müşterek olan, yani aynı terbiyeyi almış fertlerden oluşan topluluk olduğunu belirtmiştir. Bu tanımlarla beraber ulus tarifinde iki görüş vardır. Bunlardan birincisi, objektif ulus anlayışıdır. Bu görüşe göre; ulus aynı ırktan gelen, aynı dili konuşan ve aynı dine inanan insanların meydana getirdiği topluluktur. İkinci görüş ise, sübjektif veya kültürel ulus anlayışıdır. Bu anlayışa göre ise; bir milletin meydana gelmesinde, ırk, dil veya din esas alınarak yapılan tanımlar eksiktir. Yani bir toplumdaki kişilerin arasında, kültür birliği, gönül birliği, ülkü birliği, birlikte yaşama ve ortak tarih bilincinin olması gerekmektedir.
Zaten bilimsel olarak ırklar yoktur ve yüzyıllarca beraber yaşayan topluluklar bir biri ile kaynaşmıştır. İşte ülkemizdeki her yeri saran gök kuşağı renkli merdivenler, meydanlar yollar Diyarbakır’da sanatçılar sokağı kimilerine göre biraz PKK renklerini fazla kullansa bile eninde sonunda Cihangir’e selamdır ve gök kuşağı renklerini kullanmıştır! Buda gösteriyor ki ülkemizde insanlar arasında Hakkari’den İstanbul’a İzmir’den Diyarbakır’a Batman’a gönül birliği vardır. Ülkemizin bir ucundan öteki ucuna gök kuşağı renklerinden oluşan bir GÖNÜL KUŞAĞI oluşturmuştur. Bu ‘gönül kuşaği’ deyimini sağ olsun Zeynep Tokat hanıma borçluyum.
Kendiliğinden gelişen ve her köşe bucağı saran yaratıcı, sevgi dolu elinde fırça insanlarımız ortak yaşama isteğimizin en güzel göstergesidir.
Mustafa Mersinoğlu 4 Eylül 2013 Brighton, İngiltere