0
0
Bebuk Kuşu
Bepo ve Keko küçük yaşta yetim kalan iki kardeştir. Annelerinin ölümünden sonra babaları başka biriyle evlenir. Ne var ki bu iki kardeş üvey annelerinden türlü eziyetler çekmektedir.
Birgün üvey anneleri onları dağa kenger toplamaya gönderir. Bepo heybeyi omzuna alır,güle oynaya dağlara doğru yol alırlar. Bir yandan kenger toplayıp bir yandan da türküler söylerler. Epeyce topladıklarını düşündükleri anda Keko kardeşi Bepo’ya ” Aç bakalım heybeyi de ne kadar toplamışız?’’ diye sorar. Heybeyi açıp baktıklarında ikisi de şaşıp kalmıştır. Kenger göremeyen Keko eve gittiğinde üvey annelerine ve babalarına bu durumu anlatamayacağını bildiğinden korku ile başlar Bepo ile tartışmaya. Kengerleri kendisinin yemediğine inandıramayan küçük kardeş iki gözü iki çeşme ağlamaktadır. Tartışma o kadar büyümüştür ki Bepo”İnanmıyorsan aç içimi bak’’ der. Korkudan gözü dönen Keko kardeşini bıçaklar ve Bepo oracıkta ölür.
Heybenin altının delik olduğunu sonradan anlayan Keko hem ağlar hem kardeşini yıkar. Bir yandan da şu ağıdı yakmakdadır:
Bebo-Keko
Kam kişt(kim öldürdü)
Mı kişt(ben öldürdüm)
Kam şüt(kim yıkadı)
Mı şüt(ben yıkadım)
Kendi elleriyle kardeşini toprağa gömen Keko’nun o anda kuş olup havalandığı ve her yıl kenger oluşup kuruyana dek(Nisan ortası-Haziran sonu) öterek ağıt yaktığı söylenir..
